İçlerinden hangisinin konuştuğunu saptamaya çalıştım. Bir insan topluluğuyla konuşmaktan nefret ederim. Bir toplulukla konuşurken her zaman içlerinden bir tanesini seçip sözlerimi ona yöneltirim ve konuştuğum sürece ötekilerin de gizliden gizliye bana bakıp hakları olmadan dinledikleri duygusuna kapılırım. Nefret ettiğim bir şey daha varsa, o da insanların kendinizi berbat hissettiğinizi bildikleri halde neşeyle hatırınızı sorup «iyiyim» demenizi beklemeleridir.
«berbat hissediyorum.»
biri, «berbat. hmm,» dedi ve bir oğlan ufak bir gülücükle başını eğiverdi. başka birisi önündeki bloknota bir şeyler karaladı. sonra birisi ciddi bir yüz takınarak, «peki neden berbat hissediyorsunuz kendinizi?» dedi.
bu parlak topluluktaki kızlardan ve oğlanlardan bazıları pekâlâ da buddy willard’ın arkadaşları olabilirlerdi. belki de benim onu tanıdığımı biliyorlar ve beni merak ediyorlardı. sonra da aralarında benim dedikodumu yapacaklardı. beni tanıyan hiç kimsenin gelemeyeceği bir yerde olmak istiyordum.
«uyuyamıyorum...»
s.182, 183
sylvia plath
sırça fanus
türkçesi: handan saraç
can yayınları
«berbat hissediyorum.»
biri, «berbat. hmm,» dedi ve bir oğlan ufak bir gülücükle başını eğiverdi. başka birisi önündeki bloknota bir şeyler karaladı. sonra birisi ciddi bir yüz takınarak, «peki neden berbat hissediyorsunuz kendinizi?» dedi.
bu parlak topluluktaki kızlardan ve oğlanlardan bazıları pekâlâ da buddy willard’ın arkadaşları olabilirlerdi. belki de benim onu tanıdığımı biliyorlar ve beni merak ediyorlardı. sonra da aralarında benim dedikodumu yapacaklardı. beni tanıyan hiç kimsenin gelemeyeceği bir yerde olmak istiyordum.
«uyuyamıyorum...»
s.182, 183
sylvia plath
sırça fanus
türkçesi: handan saraç
can yayınları