yürüme – tabutmag forum
39.

kişi, kendini bulmak için,
kendini sürekli yitirmeyi göze alandır.

kişi, kendini bulmak için, kendini yitirendir.
kişi, kendini bulan, ama, kendini yine yitirendir.
kişi, kendini bulan, ve, yitirendir.
kişi bulur ve yitirir...

oruç aruoba
yürüme
metis kitap, (1992)
40.

kişi, kendini bulmuş olarak kendini yitirendir - ve,
kendini yitirmiş olarak kendini bulan:-
kişi, kendini, hep, kendisini yitirmiş olarak
yeniden bulandır.

kişi kendini yeniden bulandır.

kişi kendini bulur.

kişi, bulur...
“Ne küçük, ve ne büyük; ne kolay, ve ne zor;
ufacık ve kocaman kararlara bağlı özgürlüğümüz —
Ne ‘sıradan’ bir şey, ne de ‘ulu’ bir şey; işte,
öyle bir şey: biz, bizim bir şeyimiz, bizim
özgürlüğümüz — bu, işte…”

18 Kasım
s.28

Oruç Aruoba
yürüme

Metis Yayınları
Kasım 1992
“Her günümüz, bazı günlerimizin devamı,
bazı günlerimizin gelişmesi,
bazı günlerimizin duraksaması,
bazı günlerimizin de sonudur —oysa, her günümüz, olanak (ve olasılık) olarak,
mutlak son günümüzdür zaten...

Günlerimiz, 'sayılı' bile değildir:
zaten sayılmış —ve bitmiştir.

Her günümüz
son günümüzdür.”

8 Kasım

Oruç Aruoba
yürüme

Metis Yayınları
Kasım 1992
Sahici yürüme,
yol açmadır.

111/16

***

Yolu yol yapan, yola çıkma edimidir.
(Gerçek yollar da öyle açılmaz mı zaten:
Dinamit ekipleri, ekskavatörler, greyderler
—bir gürültü, bir patırtı: Sonra,
dümdüz asfalt üzerinde kayıp giden lastikler...)

Açılmış, hazır yollarda
yumuşak yumuşak dönüp duran tekerlekler
ne anlarlar ki, yol asıl nedir ―ya da, salt,
yol nedir...?

Yolu gerçekten bilen,
yolun gerçekten ne olduğunu bilen,
yolda dönüp duran tekerlek değildir:
kazmadır, kürektir, dinamittir
— tekerlekler terlemezler...

112/17

***

Yolu,
yürüyen bilmez;
açan bilir

113/18

Oruç Aruoba
Yürüme

Metis Yayınları