yeryüzüne dayanabilmek için – tabutmag forum
“yaşamın anlamını keşfedemezsek, onu-bunu kurcalamaya başlayıp sorunlar yaratırız. bu sorunlar, yaşamın anlamını kavrarsak, hiçbir zaman ortaya çıkmayacak. benim görüşüm bu. başlangıçta, her şey yerli yerinde. uygarlığımızın içine düştüğü çıkmaz, bir oransızlıktan kaynaklanıyor. i̇ki kavram uyumsuzluk içinde: maddesel ve ussal gelişim. bu, insanın kendisini doğaya ve diğer insanlara karşı korumaya karar vermesiyle başlamış. toplumumuz, bu yanlış temel üzerine kurulu. i̇nsanlar birbirleriyle bir sevgi, dostluk, düşünce alışverişi dürtüsüyle ilişki kurmuyor, tabii yaşamını sürdürebilmek için. ama, ben insanın başka türlü de yaşamını sürdürebileceğine inanıyorum: i̇nsan olduğu için, hayvan olmadığı için. eski toplumlarda, insanların doğa ile uyum içinde yaşadığı ve akıl almaz sonuçlar elde ettiği toplumların yaşadığını biliyoruz. örneğin sanskrit yazılarında uygarlıkları saptanan doğu kültürleri ussal ve nesnel yaşam arasında bir uyum sağlamayı başarmıştır. bu kültürlerden kalan belgeler, uygarlığın eski çağlarda doğru yönde gelişebildiğini de göstermektedir. bu uygarlıkların neden ortadan kalktığı sorusu yöneltilebilir. başka kültürlerin oluşması, onlara düşmanlık beslemesi ve gelişmelerini engellemesi onlar yok etmiş olabilir. bilmiyoruz. ne olursa olsun, insan yeryüzüne, düşünsel açıdan kendi kendini inşa etmek için geldiğini, içindeki ‘kötülüğü’ yenmesi gerektiğini, bencillikten kaynaklanan ‘kötülük’ dediğimiz duyguyu yenmesi gerektiğini kavramak zorundadır. bencillik, insanı kendi kendini sevmediğinin belirtisidir, kendi kendini kavramadığının ve sevgi kavramını yanlış anladığının kanıtıdır. tüm kavram ve olgular deformasyonu burada yatar.”

s.129
tezer özlü
yeryüzüne dayanabilmek i̇çin
yky

tarkovski: "i̇nsanlar ve politikacılar kendi yarattıkları sistemin tutsağı oldular"