sana aldırmaz; öyle hemen de çıkıp gelmez sana, sen onu ne denli bekliyor olsan da.
senin beklemen bir boşunalık duygusudur yalnızca; gerçekler içinde hayallerin; olup-bitenler içinde olamayacakların düşlenmesi —— boyuna ve boşuna bir düşüş ————— oysa o, gelişmektedir. sana doğru. sen hiç bilmeden —— beklerken, bilmeden.
senin beklediğindir o; ama sen, bilmiyorsundur. gelmeyeceğini sanarsın. yıllar geçtikçe, hatta, hiç gelmeyeceğini bildiğini sanarsın —— yıllar geçer, emin olduğunu da sanarsın, artık hiç gelmeyeceğinden.
senin beklemen: hüzünlü ama dingin bir umutsuzluktur; bir an önce bitirip gitme isteği çökmüştür üzerine —— hatta bitiremeyeceğini de bildiğin birçok şeye aldırmazca ve umarsızlıkla girişip, hepsini yarım bırakıp gitmek, bir ayartı kadar keskindir artık.
—— yaşamının anlamı bulunmamıştır, bulunmayacaktır ——o, gelmeyecektir—— ya; sonuçsuz bir son olarak, ölüm, gelebilir, artık, işte...
senin beklemen bir boşunalık duygusudur yalnızca; gerçekler içinde hayallerin; olup-bitenler içinde olamayacakların düşlenmesi —— boyuna ve boşuna bir düşüş ————— oysa o, gelişmektedir. sana doğru. sen hiç bilmeden —— beklerken, bilmeden.
senin beklediğindir o; ama sen, bilmiyorsundur. gelmeyeceğini sanarsın. yıllar geçtikçe, hatta, hiç gelmeyeceğini bildiğini sanarsın —— yıllar geçer, emin olduğunu da sanarsın, artık hiç gelmeyeceğinden.
senin beklemen: hüzünlü ama dingin bir umutsuzluktur; bir an önce bitirip gitme isteği çökmüştür üzerine —— hatta bitiremeyeceğini de bildiğin birçok şeye aldırmazca ve umarsızlıkla girişip, hepsini yarım bırakıp gitmek, bir ayartı kadar keskindir artık.
—— yaşamının anlamı bulunmamıştır, bulunmayacaktır ——o, gelmeyecektir—— ya; sonuçsuz bir son olarak, ölüm, gelebilir, artık, işte...