bir gün kediler dünyadan yok olsaydı – tabutmag forum
"marul!" diye bağırıp onu kucaklamak için koşturdum. vücudu sıcaktı ama o kadar zayıflamıştı ki yok gibiydi. kalan azıcık kuvvetiyle küçük bedeni hafif hafif titriyordu. marul yaşam ile ölüm arasında gidip geliyordu. korktuğu belliydi, başına gelenleri anlayamıyordu.

öldüğünden haberi yoktu. bir süre sonra kolum ağrıyınca marul'u annemin kucağına bıraktım.

rahata erişen marul mırlamaya başladı. elinden geldiği kadarıyla bir miyav diyebildi, sanki yatmak istediği yerin burası olduğunu ilan ediyordu. annem marul'un kucağında yatmasından mutluydu ve kediyi nazikçe okşadı.

bir süre sonra marul gözlerini kapattı ve titreme durdu. bir an canlanmış gibi görünüp kafasını kaldırdı, ikimize kocaman gözlerle baktı. sonunda da derin bir nefes aldı, başını tekrar annemin kucağına koydu ve kaskatı kesildi, bir daha hareket etmedi.

"marul!"

adını bağırdım, kendimi uyuduğuna ikna etmek istiyordum. sanki ismini yeterince kez, doğru vurgu ve ritimle tekrarlarsam onu ölümden uyandırabilirdim.

"sessiz ol" dedi annem. "tek kelime etme. artık acının olmadığı bir yere gitti."

s.142
genki kawamura
bir gün kediler dünyadan yok olsaydı

çeviren: deniz topaktaş
doğan kitap