Nah ist
Und schwer zu fassen der Gott.
Yakındır
Ve kavraması zordur Tanrı.
Hölderlin, Patmos
***
Nah ist nur Innres; alles andre fern.
Yalnızca içteki yakındır; başka her şey uzak.
Rainer Maria Rilke, Die Insel
***
Kara yakındı önce, hem çok yakın,
Elimi uzatsam tutardı.
Kara yakındı önce, ödağacı
Kokusu sarmıştı geceyi.
Kara hem yakındı şimdi, hem çok uzak,
Bir yanyanaydım onunla, bir yalnız.
Ah kara yakındı ve darmadağın.
Kara yakındı önce, hem çok yakındı,
Elimi uzatsam tutardı ama
Yalnızlıktır denizin tek yasası,
Bütün ölüler unutulur,
Yaşayanlar kalır tek başlarına.
Melih Cevdet Anday, Teknenin Ölümü
***
Ne kadar yakınım sana
Ve ne kadar uzak
Onat Kutlar, Bir Şiir Üstüne Çeşitleme
***
10.
Özleyenin (senin; Özlem Çeken'in) en büyük korkusu, özlenenin, uzağa gitmişken; özleyenden uzaktayken (sen onun yanında yokken), 'başına birşey gelmesi'dir.
Bu yüzden, günlük dilde, ayrılış sırasında, ayrılan kişilerin biribirlerine söyledikleri sözlerde, bu 'uzaktalık'tan duyulan endişe yansır:-
"Kendine dikkat et."
"Merak etme."
"Kendine iyi bak." "Hoşçakal."
"Sağlıcakla git."
"Allaha ısmarladık."
"Güle güle."
"Tanrı korusun." "Sağlıcakla kal."
"Allaha emanet ol." vb.
Bir de, sevilen giderken, ayrılırken; seven, özleyecek olan, özlenecek olanın
'arkasından su döker':-
"su gibi git, su gibi gel"———
s.43
Oruç Aruoba
Uzak
Metis Yayınları, 1995
Und schwer zu fassen der Gott.
Yakındır
Ve kavraması zordur Tanrı.
Hölderlin, Patmos
***
Nah ist nur Innres; alles andre fern.
Yalnızca içteki yakındır; başka her şey uzak.
Rainer Maria Rilke, Die Insel
***
Kara yakındı önce, hem çok yakın,
Elimi uzatsam tutardı.
Kara yakındı önce, ödağacı
Kokusu sarmıştı geceyi.
Kara hem yakındı şimdi, hem çok uzak,
Bir yanyanaydım onunla, bir yalnız.
Ah kara yakındı ve darmadağın.
Kara yakındı önce, hem çok yakındı,
Elimi uzatsam tutardı ama
Yalnızlıktır denizin tek yasası,
Bütün ölüler unutulur,
Yaşayanlar kalır tek başlarına.
Melih Cevdet Anday, Teknenin Ölümü
***
Ne kadar yakınım sana
Ve ne kadar uzak
Onat Kutlar, Bir Şiir Üstüne Çeşitleme
***
10.
Özleyenin (senin; Özlem Çeken'in) en büyük korkusu, özlenenin, uzağa gitmişken; özleyenden uzaktayken (sen onun yanında yokken), 'başına birşey gelmesi'dir.
Bu yüzden, günlük dilde, ayrılış sırasında, ayrılan kişilerin biribirlerine söyledikleri sözlerde, bu 'uzaktalık'tan duyulan endişe yansır:-
"Kendine dikkat et."
"Merak etme."
"Kendine iyi bak." "Hoşçakal."
"Sağlıcakla git."
"Allaha ısmarladık."
"Güle güle."
"Tanrı korusun." "Sağlıcakla kal."
"Allaha emanet ol." vb.
Bir de, sevilen giderken, ayrılırken; seven, özleyecek olan, özlenecek olanın
'arkasından su döker':-
"su gibi git, su gibi gel"———
s.43
Oruç Aruoba
Uzak
Metis Yayınları, 1995